Elektrikli otomobiller Mobilite’nin kitabını yeniden yazıyor

Elektrikli otomobiller, sürücüsüz otomobiller… Yeni trend şimdi bu. Peki akıllı telefonlar ile otomobillerin kaderleri arasında nasıl bir ilişki görüyorsunuz? diyebilirsiniz… Ancak mobilitenin en önemli göstergelerinden birisi haline gelen akıllı telefonlardan sonra otomobillerin de benzer kaderi paylaştığını aslında görmek zor değil…Nasıl mı?

Özellikle Tesla ile birlikte dikkat çekmeye başlayan elektrikli otomobiller, artık şüphesiz otomobillerin geleceğini temsil ediyor… Giderek hızlanan bu yolda otomobil üreticileri de kendi geleceklerini de bu yolda görüyor ve bu yönde ciddi yatırımlar yapıyor.

Peki elektrikli otomobiller ile neler değişiyor? Elektrikli otomobillerin yarattığı fırsatlar neler? Elektrikli otomobillerin kullanım ömrü, özellikle parça ömürleri nasıl olacak? Elektronik bileşenlerin ömürleri ne kadar önemli? ve elbette hayatımızı daha ne kadar kolaylaştıracaklar? Giderek mobil bir hayat yaşayan insan oğlu için hangi özelliklere sahip olacaklar? Bu soruları çoğaltmak mümkün… Biz bazılarına bir bakalım…

Elektrikli Otomobiller ile ne değişiyor?

Öncelikle karbon emisyonları çok daha az olması nedeniyle, temiz bir hava vaat ediyor. Daha çevreci. Bu bir çok kişi için çok önemli olmayabilir tabi. İşin gerçeği kesinlikle otomobillerde kullanılan motor teknolojileri yarışında her şey tüm üreticiler için bir bakıma yeniden başlamış durumda… Daha önce otomobil üretme yarışında geride kalmış bizim gibi tüm ülkeler için kendi otomobillerini üretmek için yeni bir fırsat kapısı doğdu…

Çevresel nedenlerden dolayı Fosil yakıtlardan kurtulmak isteyen “Dünya” – yani otomobil üreticileri; elektrikli otomobiller ile buna bir nebze katkıda bulunacak. Üreticiler için değişen çok şey var aslında. Bir kere üreticiler milyarlarca dolar veya avro yatırımlarla yeni üretim bantları ve fabrikalar yapmaya başladı bile… Tam bir gelişimin henüz gerçekleştirilemediği batarya yatırımları aslında üreticiler arasındaki anlamsal farkı belirleyecek en önemli faktörlerin başında yer alacak gibi. Onlar açısından formula 1 yarışında bir kaza sonrası gösterilen “SARI Bayrak” durumu söz konusu… 100 yıl sonra yarış yeniden başlıyor gibi.

Özetle işler kızıştı yani…

Mobilite tarafında ise çok daha farklı şeylerden bahsedebilecek duruma geldik.. Zira artık elektrikli otomobillerin altında artık farklı amaçlar için kullanılabilecek devasa bir batarya saklı olacak…

Bu aslında bizim tam da konuya giriş noktamız, buna odaklanırsak;

Akıllı Telefonların evrimini bir düşünün!

Hatırlatmakta fayda görüyorum. Akıllı telefonların özellikle, içerisine internet hizmetlerinin girdikten sonra tamamen bir bilgisayara, daha doğrusu cepte bir bilgisayar taşımaya ve hayatımızı ne kadar çok kolaylaştırmaya başladığını bir hatırlayın… Şimdilerde ise telefonun asıl işi olan “Karşılıklı Konuşmanın – iletişim kurmanın” dışında çok daha farklı özellikleri için kullanılan bir cihaz haline dönüşmesine şahit olduk, oluyoruz…

Şöyle bir yüzdeye vurduğunuzda da belki akıllı telefonların aslı görevlerinin sadece yüzde 10 karşılık telefonla görüşme özelliğine odaklanmış durumda.. Diğer özellikleri tamamen onun hayatımızı kolaylaştırmaya adanmış birbirinden değişik özelliklerle doldu taştı….

“Akıllı telefonlarda İnternet’in yaptığını otomobillerde, aracın altına gizlenen devasa Bataryalar yapacak!”

Bence Elektrikli otomobillerde bu benzer kaderi paylaşıyor!

Kesinlikle Elektrikli otomobillerinde akıllı telefonlara benzer kaderi paylaşacağını düşünüyorum. Artık motor sesi ile keyiflendiğimiz bir yerden bir yere keyifle gitmek için kullandığımız otomobiller artık yerini mobiliteye odaklanmış ve esas amacında farklı özellikleriyle donatılmış, yürüyen hareket eden bilgisayarlara, enerji depolarına dönüşmeye aday.

Elektrikli otomobillerin içerisindeki devasa bataryalar için daha şimdiden Scooter’ları, TV’leri ve diğer elektrikli araçları çalıştırmayı hedefleyen modeller ve portlar ile tasarlandığını ( bakınız, Hyundai IONIQ 5) görmeye başladık bile. Otomobiller gerçek amacının dışında bir çok farklı hizmet içinde kullanılacak.

Her şey güzel mi olacak? Peki.. Henüz değil, zira kullandıkça öğreneceğimiz bir çok sorunları yaşayacağız… Benim aklıma gelen en önemli sorulardan birisi ise elektronik parçaların kullanım ömürleri ve araçlarda bozulmuş elektronik bileşenlerin nasıl sonuçlara sebep olacağı…

Elektrikli Otomobillerin Parça Ömürleri Nasıl Olacak?

Bu soruya tam olarak bir açıklama getirmek aslında en zor olanı. Elektrikli otomobillerin mekanik parçaların dışında elektronik parçalarının da ömürleri oldukça önem arz ediyor. Giderek artan elektronik bileşenler beraberinden bir çok soruyu getiriyor.

İnsan oğlu otomobillerde kullanılan mekanik parçalarının olası ömürleri ile ilgili en az 100 yıllık bir deneyime sahip. Ancak bunu elektronik parçalara, sensörlere ve diğer elektronik bileşenler için tam olarak söylemek henüz mümkün değil.

Bu konuda en erken yola çıkan TESLA’nın bile bazı modellerindeki sensör parça ömürlerindeki hatalar nedeniyle binlerce aracını tedbir amaçlı servislerine çağırdığına şahit olduk bile… Bu bir paslanmış civata için geri çağırmanın çok ötesinde önem arz ediyor. Zira elektronik bir parça veya bileşenin bu otomobillerin kullanım esansında insan hayatını tehlikeye ne derece atacağını tam olarak bilemiyoruz. Böyle bir deneyim yaşamadık bile…

İş sürücüsüz otomobillere geldiğinde ise daha da karmaşıklaşıyor.

Sürücüsüz otomobiller kaza yaptığında sorumluluğun kimin olacağı, yani otomobil üreticisinin mi yoksa otomobilin sahibinin mi? orası tam bir muamma….

Ancak telefon nasıl akıllı telefona dönüştükten sonra bambaşka bir şey olduysa, görünen o ki otomobil, elektrikli otomobiller ile benzer şekilde amaçlarının çok dışında kullanılmaya aday yürüyen bilgisayar ve enerji depolarına dönüşecek bu kesin…